Gülüş Tasarımı

gulustasarimiuygulamasi Günümüzde diş hekimliğinde hastalık merkezli yaklaşımdan iyilik merkezli yaklaşıma geçiş yapılmıştır. İyilik merkezli yaklaşımda önemli olan problemin sadece bir kısmına değil tamamına yönelik çözümler sunmaktır. Bu tür tedavilerde hastaya ait olumlu karakteristikleri koruyarak, sadece olumsuz olan kısımları değiştirmek ve bütünün optimizasyonunu sağlamak gereklidir.

Bu amaçla muayene sırasında önce yüz estetiği, sonrasında gülüş estetiği ve en son olarak da diş ve dişeti şekli ve formu gözönüne alınır. Tedavinin başarısı için etraflı planlama yaparak diş hekimliği disiplinleri arasında işbirliği yaklaşımını benimsemek gereklidir. Planlama sayesinde yüze göre gülümsemenin nerede yer alması gerektiği belirlenerek, dişlerin hangi açı ve pozisyonda olması gerektiği bulunur. Dişlerin gelmesi gereken son nokta belirlenince bunu sağlamak üzere diş alt yapısı için gerekli işlemler yürütülür. Bütün bunların sonunda hastanın yüzünde ideal yere yerleşmiş, dudakları ile uyumlu, yaşına yakışan diş ve dişeti görünümü olan, etkileyici dişlere sahip olmak mümkün olur. Hastamızın dişlerinin en dış tabakası olan mine dokusunun kalite ve miktarına bağlı olarak restorasyonun türü belirlenir. Çoğunlukla dişeti sınırında da ayarlama yapmak gerekmektedir. Bu işlemler sırasında dişlerin pozisyonlarında değişiklik yapılması gerekecekse takımda bir ortodonti uzmanı da bulunmalıdır. Bu tür tedavilerin yürütülmesi sırasında ortodontik tedaviler genelde kısa sürmektedir. 3-6 çoğunlukla yeterli olmaktadır.